Terapiye ihtiyaç duyduğunuzu düşünüyor ancak “şimdi gidip ne anlatacağım?” ya da “anlatacak bir şeyim yok ki” gibi düşüncelerle sürece başlamakta tereddüt mü ediyorsunuz? Yaşadığınız bu durum aslında sanıldığından çok daha yaygın.
Terapide Beklentiler ve Rolünüz
Terapi bir performans alanı değildir. Kendinizi “dertlerimi mükemmelce sıralamalıyım” gibi bir baskı altında hissetmenize gerek yok.
Zaten terapist, ne sorması gerektiğini ve süreci nasıl yöneteceğini bilen, bunun eğitimini almış bir uzmandır. Nereden başlayacağınızı bilmeseniz bile, böyle anlarda süreci terapistin yönlendirmelerine ve akışa bırakabileceğinizi bilmek rahatlatıcı olabilir.
Sessizlik Bile Bir İpucu Olabilir
Hatta, konuşacak bir şey bulamamanızın kendisi bile terapi için üzerinde çalışılabilecek değerli bir noktadır.
“Kendimi ifade edemiyorum” ya da “paylaşacak bir şeyim yok” düşüncesi, sizin deneyiminizin işleyişine dair önemli ipuçları taşıyor olabilir. Bu his, bir engel olmaktan çok, birlikte keşfedilebilecek yeni bir başlangıç noktası sunabilir.
Konuşacak Bir Şeyim Yok Düşüncesinin Olası Kaynakları
Bu duruma neden olabilecek bazı faktörler şunlar olabilir:
- Düşünce ve Davranış Kalıplarının Otomatikleşmesi: Hayatımızda çoğu zaman farkına bile varmadan gerçekleşen bu döngülere o kadar alışırız ki, sorunlarımızın kaynağı, bizim için görünmezleşmiş gibidir. Bu otomatikleşmiş döngüler nedeniyle, terapiye geldiğimizde anlatacak somut bir “problem” bulmakta zorlanabiliriz.
- Duygusal Kaçınma: Uzun süredir duyguları bastırmaya alışkınsanız, terapiye geldiğinizde hislerinizi fark etmekte zorlanabilir ve nereden başlayacağınızı bilemeyebilirsiniz.
- Yargılanma Kaygısı: “Sorunlarımı söylersem yargılanırım” kaygısı konuşma cesaretini kırıyor olabilir.
- Kontrol İhtiyacı: Yanlış bir şey söyleme riskini ortadan kaldırma isteği ve söylenecekleri aşırı derecede filtrelemek, konuşmayı zorlaştırıyor olabilir.
- Yaşananları Önemsizleştirme: İnsan, kendi yaşadıklarını başkalarınınkiyle kıyaslayarak önemsizleştirebilir. “Bu, anlatmaya değer mi ki?” düşüncesi ortaya çıkıyor olabilir.
Görüyorsunuz, “konuşacak bir şey yok” düşüncesinin altında bile konuşmaya değer pek çok unsur bulunabilir.
Dileriz bu satırlar sizi konuya dair biraz olsun rahatlatmıştır. Hatırlatarak bitirelim: Bu ve benzeri aklınıza takılan her türlü kaygıyı ve soruyu terapistinizle açıkça paylaşabilirsiniz.
